Perşembe, Şubat 12

Sabah Uykuları


Her sabah yatmak için odama gittiğimde bir düş kurup mekiğine binip gitmek için çabalıyorum.Çünkü mutluluk orada biliyorum.Ama uykusuzluğa dayanamayıp düşünceler içinde uyuyakalıyorum.Her uyku öncesi böyle geçiyor.Kendimi düş mekiğine davet edip kapıdan içeri giremeden sızmış oluyorum.Bunun nedenini düşündüm.Uzun uzun düşündüm ve temel eksikliği buldum.Mekiği kullanacak küçük prens yerinde yok.Bu yüzden kapıdan içeri giremiyorum.Çünkü düş mekiği tek başınıza olduğunuzda çalıştırabileceğiniz cinsten birşey değil.Bu aynı zigot oluşması için sperm ve yumurtanın bir arada olması gibi birşey.Hatta gibiden daha da fazlası,fizyolojik olarak da benzer şekilde,düş mekiğine girebilmek için bir sperm ve bir yumurta taşıyıcısı gereklidir.Neyse...Sabah uykularım düş kurma çabalarıyla süregelirken kendimi yıprattığımı farkettim.Belki hakettim bu tartışılır fakat güç toplamak niyetindeyken daha beter batmaktan korkuyorum.Böylece sabah uykularım bir elin parmaklarının sayısı kadar saatin üzerine çıkamıyor.Hep korku içinde,bazen rüya yada kabus da dendiği üzere o görüntülerle uyanarak kalkıyorum yataktan.Zaten sadece sabahları en güzel saatlerde gelebilen uykularım da böylece uçup gitmiş oluyor.Şikayet etmiyorum,hayır,fakat güçlü olmak için daha somut nedenler istiyorum.Daha eski daha gerçek daha süper daha ruhlu daha körükleyici bir kaç küçük şey sadece.
Kısaca iyi bir şey olsun:

Hiç yorum yok: